Bizi Takip Edin!
Dil Seçimi:
16.04.2024

Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi Başkanı Atay "İnsan Kaynakları Arenası" Programı’na Katıldı

 

Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi Başkanı Doç. Dr. Salim Atay, "İnsan Kaynakları Arenası" programında konuştu. Atay, Türkiye'de çalışan nüfusa oranla binde 2 olan insan kaynakları personeli oranını, 5 yılda yüzde 1 seviyesine ulaştırmayı hedeflediklerini bildirdi.

 

İnsan Kaynakları Meslek Derneği tarafından 16 Nisan 2024 tarihinde Ankara’da İnsan Kaynakları Arenası programı düzenlendi.

 

Program kapsamında gerçekleştirilen "Mesleğimizin Yaşam Bulan Değerleri" başlıklı panele, Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi Başkanı Doç. Dr. Salim Atay, TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay ve Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) Yönetim Kurulu Başkanı Özgür Burak Akkol konuşmacı olarak katıldı.

 

Atay, yaptığı konuşmada, 2 milyon KOBİ'de 481 bin 256 muhasebeci, 255 bin 689 büro işçisi, 133 bin sekreter çalışmasına karşın sadece 32 bin insan kaynakları (İK) personeli bulunduğunu belirtti.

 

Gelişmiş ekonomilerde insan kaynakları personeli sayısının çalışan nüfusa oranı yüzde 1,7 iken Türkiye'de bu rakamın binde 2 olduğuna işaret eden Atay, eldeki bu verilerle Türkiye'nin gelişmiş ülkelerle rekabet edebilmesi ve ötesine geçebilmesi için  insan kaynakları profesyonellerine ihtiyacı olduğunu söyledi.

 

Nitelikli ve modern insan kaynakları süreçlerine hakim insanları seçmek gerektiğini belirten Atay, bu mesleğin ciddi ve önemli bir meslek olduğunu bildirdi.

 

“Değeri insan üretir”

 

"İnsan kaynakları mesleğini ele alırken kendi durumumuzu, insanımızı, değerlerimizi, kültürümüzü, içinde yaşadığımız coğrafyayı göz önünde bulundurarak bir yaklaşım ortaya koymak zorundayız. Makineler maddi değer üretirken, insanlar bunun üzerine kültürel ve toplumsal değerler üretir. Yani bir kısmınız, İK'cı olarak uluslararası şirketlerde çalışıyorsunuz. Orada merkezdeki uygulama neyse gelip burada aynısını yapıyorsunuz. Bu da değil yalnız. Bizim gerçekten birçok alanda nasıl dünyada kendi kültürümüze uygun hizmet üretebilir, ürün geliştirir, konsept geliştirebilir hale geldiysek insan kaynakları alanında da toplumsal geçmişimizi, kültürel zenginliğimizi, insana bakış açımızı yansıtacak insan kaynakları algısı da geliştirmek zorundayız."

 

İnsan kaynakları alanında TİSK ve çeşitli bakanlıklarla birlikte bir proje hazırladıklarını açıklayan Atay, "Rakamları biraz önce gördünüz, gelişmiş ekonomilerde bizden 8 kat daha fazla İK'cı var. Biz bunu (Türkiye'deki binde 2 olan İK'cı oranını) inşallah 5 yıllık periyotta yüzde birlere ulaştırmayı hedefliyoruz." dedi.

 

Atay, İnsan Kaynakları Ofisi olarak herkese fırsat eşitliği ilkesiyle yaklaştıklarını belirterek iş başvurusunda bulunan kişiler arasından yaptıkları tercihlerde en temelde liyakate önem verdiklerini söyledi.

 

"İK'cı sayısını artırırken kendi kurgumuzu da yapmamız gerek"

 

Ülkenin her bir köşesindeki insanın aslında bir yetenek olduğunu ifade eden Atay, "Bizim yeterince nitelikte ve sayıda İK'cımız yok. Geliştirmemiz lazım. Bunu çok önemsiyoruz. Nitelikli İK'cı sayısını artırırken bir yandan da kendi kurgumuzu yapmamız gerekiyor." ifadelerini kullandı.

 

ABD'de staj yapan gençlerin yüzde 60'ına hiçbir ücret ödenmediğini aktaran Atay, "Biz devlet olarak asgari ücreti zorladık. Verebilenler verdi, veremeyenler yine asgari ücretin üçte birini ödüyor. Geçen sene 173 bin öğrenciye staj verdik. Sadece staj yaptırmıyoruz, iş gölgeleme de yaptırıyoruz. Gençler gidiyor, 2 hafta iş gölgeleme yapıyor veya eğitim alabiliyor. Bu sene staj başvuru sayımız 415 bin oldu. 2020'de 16 bin başvuruyla başladık bu sene rakam 415 bine yükseldi." diye konuştu.

 

“TÜİK verilerine göre 2019’da yüzde 28 olan 20-24 yaş grubu işsizlik oranı 2023 yılında yüzde 18'e düştü. İlk defa biz Akdeniz Havzası'ndaki ülkelerden daha iyi bir konuma geldik. Ekonomist arkadaşlarımız da buna Bölgesel Kariyer Fuarları ve Ulusal Staj Programı gibi araçlarımızın nasıl bir etkisi olabilir diye hesap ettiler. Bizim ekonometrik modele göre, bu 10 puanlık düşüşün 6,1'i geliştirdiğimiz erken dönem kariyer fırsatlarıyla ilgili araçların etkin ve verimli çalışmasından doğmuş.” dedi.

 

TİSK Yönetim Kurulu Başkanı Özgür Burak Akkol da dünyada bir değişim akımının yaşandığını belirterek bu değişimlerden ikisinin beşeri ve teknoloji alanlarında olduğunu dile getirdi.

 

Bu iki alandaki değişimin iş yerlerini, çalışanları ve doğal olarak insan kaynaklarını çok farklı yere götürdüğüne işaret eden Akkol, dünya hızla değişirken işletmelerdeki bazı prosedürlerin ise 40-50 yıl öncesine dayandığını söyledi. Değişimden korkmamak gerektiğini ifade ederek bu konuda genç çalışanların iş yerlerindeki eski prosedürlere gösterdiği tepkilerin iyi bir şey olduğunu bildirdi.

 

İnsan kaynaklarının çok zor bir meslek olduğunu vurgulayan Akkol, "Ben insan kaynaklarını öncelikle çalışanın sesi, temsilcisi, sendikası olarak görüyorum.” ifadesini kullandı.

 

TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay ise sendikal örgütlenmenin ve işçiye doğru davranmanın önemine değinerek, "İşçiyi aşağılarsak, sendikacıyı itibarsızlaştırırsak bu ülkede demokrasiyi sağlam zeminlere oturtamayız." diye konuştu.

 

Programa, Türk Metal Sendikası Genel Başkanı Uysal Altundağ ve İnsan Kaynakları Meslek Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa İskifoğlu da katıldı.

Tüm Haberler
Diğer Haberler